Fed’in Powell’ı Faiz İndirimleri Bekleme Sinyalini Verdi

Fed Başkanı Powell: Kısıtlamaların Azaltılması, Beklentilere Uygun Seyirde Bu Yıl İhtimal Dâhilinde

ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell, ekonominin öngörülen şekilde gelişmesi halinde, bu yıl politika kısıtlamalarının gevşetilmesinin uygun olabileceğini belirtti. Ancak ekonomik beklentilerin belirsiz olduğunu ve yüzde 2’lik enflasyon hedefinin henüz tam olarak sağlanmadığını vurguladı.

Powell, Fed’in ABD Temsilciler Meclisi Finansal Hizmetler Komitesi’ne sunduğu Yarı Yıllık Para Politikası Raporu’nda konuştu. Fed’in geçen yıl Amerikan halkı için maksimum istihdam ve fiyat istikrarı sağlamak amacıyla önemli adımlar attığını ifade etti.

Enflasyonun halen Federal Açık Piyasa Komitesi’nin (FOMC) yüzde 2’lik hedefinin üzerinde seyrettiğini ancak önemli ölçüde düştüğünü ve bu düşüşün işsizlik oranında belirgin bir artışa yol açmadığını belirten Powell, “İş gücü piyasasındaki sıkışma hafifler ve enflasyondaki iyileşme devam ederse, istihdam ve enflasyon hedeflerimize ulaşma riski daha dengeli bir noktaya gelecektir” dedi.

FOMC’nin enflasyon riskleri konusunda hâlâ temkinli olduğunu vurgulayan Powell, yüksek enflasyonun gıda, barınma ve ulaşım gibi temel ihtiyaçların maliyetlerini karşılamakta zorlananlar için ciddi sıkıntılar oluşturduğunun farkında olduğunu belirtti.

Komitenin enflasyonu yüzde 2’lik hedefe döndürmeye kararlı olduğuna dikkat çeken Powell, fiyat istikrarının sağlam iş gücü piyasası koşullarının devamlılığı için gerekli olduğunu vurguladı.

Geçen yıl ekonomik faaliyetin güçlü bir büyüme kaydettiğini söyleyen Powell, 2023’ün tamamı için gayri safi yurt içi hasılanın yüzde 3,1 oranında artmasını beklediklerini aktardı.

Yüksek mortgage faiz oranlarının konut sektörünü olumsuz etkilediğini belirten Powell, faiz oranlarındaki yükselişin ticari sabit yatırımları da zorladığını kaydetti.

Powell, iş gücü piyasasının sıkı seyretmeye devam ettiğini ancak arz ve talep koşullarının giderek daha iyi bir dengeye ulaştığını söyledi. Geçtiğimiz yıl istihdamın aylık ortalama 239 bin arttığını ve işsizlik oranının yüzde 3,7 seviyesine gerilediğini belirtti.

İş gücü talebinin hâlâ mevcut arzı aştığına işaret eden Powell, son iki yıldır yaşanan güçlü iş gücü piyasasının aynı zamanda farklı demografik gruplar arasındaki istihdam ve kazanç eşitsizliklerini azaltmaya yardımcı olduğunu vurguladı.

Powell, enflasyonun geçen yıl “önemli ölçüde” azaldığını, kişisel tüketim harcamaları fiyatlarının ocakta yıllık yüzde 2,4 artış gösterdiğini, çekirdek fiyatların ise yüzde 2,8 yükseldiğini belirtti. Bunun, 2022’ye kıyasla hem mal hem de hizmet fiyatlarında kayda değer bir yavaşlama olduğunu ifade etti.

2022 başından bu yana para politikasını önemli ölçüde sıkılaştırdıklarını vurgulayan Powell, FOMC’nin geçen yıl temmuzdan bu yana federal fon oranı hedefini yüzde 5,25-5,50 aralığında tuttuğunu kaydetti.

Merkez bankasının bilançosunu öngörülen şekilde küçültmeye devam ettiklerini belirten Powell, para politikasındaki kısıtlayıcı duruşun ekonomik faaliyet ve enflasyon üzerinde aşağı yönlü etki yarattığını söyledi.

Sıkılaşma döngüsünde politika faizinin muhtemelen zirve noktasına ulaştığına inanarak, “Ekonominin öngörülen şekilde gelişmesi halinde, bu yılın bir noktasında politika kısıtlamalarını azaltmak muhtemelen uygun olacaktır” dedi. Ancak “ekonomik beklentilerin belirsiz olduğunu ve yüzde 2’lik enflasyon hedefimize doğru devam eden ilerlemenin garanti olmadığını” vurguladı.

Politika kısıtlamalarının çok erken veya çok fazla azaltılmasının enflasyondaki ilerlemeyi tersine çevirebileceği konusunda uyarıda bulunan Powell, bunun daha da sıkı politikalara ihtiyaç duyulmasına yol açabileceğini belirtti.

Kısıtlamaların çok geç veya çok az gevşetilmesinin de ekonomik faaliyeti ve istihdamı gereğinden fazla zayıflatabileceğini söyledi.

Powell, politika faizine ilişkin herhangi bir değişiklik yaparken gelen verilere, gelişen beklentilere ve risk dengesine dikkat edeceklerini vurguladı. Enflasyonun yüzde 2 hedefine doğru sürdürülebilir bir ilerleme konusunda daha fazla güven duyana kadar politika faizinin düşürülmesinin uygun olmayacağını belirtti.